terörün yaşamak ile alıp veremediği nedir

akademisyenlerin bu çağın en temel sorunu hale gelen terörizm hakkında bu soruyu sorması düşünsel fikri tüm şifrelerini bu akımın çözmek imkanı demek.

terör mefumunun "izm" haline gelmesi yani bir ideoloji yaşam tarzı haline gelmesi bizi kavramın doğduğu "batı medeniyetinin" temel kodlarına ve onun en çağdaş versiyonu "modernizme" götürecekken..en güncel;büyük felaket, büyük zulüm, yaramaz çocuk gibi kelime anlamları olan kavramın "izm" olması düşündürecektir.

o kadar derine inmedense hemen bakınca görülen terörün "yaşamak" mefumu ile probleminin olduğunu söylemek mümkün..peki "yaşamak" nedir.

yaşamak en sade haliyle insan olmayı ve insan kalmayı "mecbur" kılan bir mefum. yani aczini bildiğin kendini tanıdığın başka insanları tanıdığın, varlıklarını tanıdığın, dua etmek zorunda olduğunu öğrendiğin, düştüğün kalktığın, öğrendiğin, tahammül ettiğin, acı çektiğin bir alan. bu alanda diğer insanların varlığını yaşam hakkını tanımak zorunda olduğun ve bütün bunlar için seçtiğin bir "ahlakının" olduğu bir hayat alanı.

yukarıda sayılanların hepsi insana dair insanlığa dair. terör yaşamaya başladığında yaşatmaya da başlamak zorunda. yani severek evlenerek çoluğunu çocuğunu akrabanı elinden geldiğince yaşamasına yardımcı olduğun bir "iyilik" "hayır" alanı..

yukarıdaki iki pararafta geçen mefum olgu ve hatta kelimelerin hepsinin herbirinin terörün midesini bulandırdığını söylemek gerek.

terörizmin ise düşmanı olduğunu..

yani bu anlayışın genel olarak "Yaşamak" ile sıkıntısı olduğu.

en güncel terör eylemlerinin analizin bize ilkin "hayatı durdurma" olgusunu göstermekle insanların durduklarında ne yapacağı sorusu diğer amaçları beraberinde önümüze sermekte. suçlu arayacaklar birbirlerini suçlayacaklar gerçek faili asla bulamadan ve bilmeden "münakaşa" "kavga" "savaş" zuhur edecek. bu dünyanın en son durumunda tüm dünyanın ve insanlığın yok olması demekken bunu amaçlanması düşündürücüdür.

yani hasılı terörün çok feci şekilde "yaşamak" mefumu ile sıkıntısı olduğudur.