"ideal devlet" kavramı ve reform
"ideal devlet" kavramı devlet kavramının önüne modern zamanlarda konmuş diğer bütün sıfatları tekrar gözden geçirmeyi ve siyaset bilimine yeni bir katkı sunmayı sağlayabilir.
zira insanda bulunan saltanat arzusunun geçmişi çok eskilere dayanmakla birlikte modern zamanlarda aşırılık halini aldığı terörle kriminalize olduğu ideolojilerle kültür haline geldiği siyaset anlayışıyla ele geçirilmesi her türlü gayri ahlaki yolla amaç edinildiği bir durumla karşı karşıyayız. şeriat laiklik demokrasi sosyalizm eşitlik liberalizm anarşizm söylemlerinin temel dinamiğinin "devlet" olduğunu söylemek yanlış olmaz.
ideal devlet anlayış ise devletin evvela "rahat" bırakılması gerektiği ikazı ile başlamak durumunda. yani insanların iktidara ve iktidarı elinde bulunduranları iş yapamaz hale getirecek denli hucum altında bırakmaması ideal devlet koşullarının temel koşulu. ihtirasın ve iktidar arzusunun "makul" seviyelerde kalması bizi 20.yy devlete bakışı değiştirecektir.
devletin rahat bırakılması iş yapma potansiyeli iken liberallere özgü bir boşvermişlik yada devleti sıfırlama arzusuda kaosa sebep olacağından eleştiri ve öneri düzeltme itiraz kanallarının hakkaniyetli şekilde açık tutulması yine devlette sıhhat denebilir.
laik devlet demokratik devlet islam devleti özgürlükçü devlet kavramlarının tassihi ise ilk elde 21.yy da ideal devlet koşullarından. zira bunların tek başına ele alınıp savunulması diğerlerini ortadan kaldırmakla birlikte kendileride hem kavramsal hem kültürel olarak bir takım aşırılıkları içermekte.
şeriat devleti demokratik devlet laik devlet liberal devlet gibi kavramların yine şeriatı demokrasiyi laikliği değil devleti merkeze aldığını modern tarihten anlamak mümkün.
reform isteyen daha sosyolojik bir durum devlet itaat kavramlarında ortaya çıkan çarpıklık. devlete kayıtsız şartsız itaat salık veren bir durum yanında devlete düşmanlık aynı bünyede kendini gösterebilmekte. devlete doğru düzgün hakkaniyetli hukuki davrandığı koşullarda destek vermek aksi durumda itiraz etmek ise ideal durum. itirazın ise meşru makul ve yine meşru makul yollarda ifade edilmesi gerek şart.
devlete itirazı devletin kendine bir saldırı olarak görmesi ise biraz bu 20yy. atmosferinden ama değilse reforma ihtiyaç olan bir durum.
ideal devletin en rahat ortaya çıkacağı konjönktür ise herkesin işine baktığı ve bu işin insanların hakkına hukukuna riyaet edecek şekilde olmasıdır. memurun vatandaşla değil memur olduğu iş ile meşgul olması vatandaşında işi gücü bırakıp politize olmadığı bir genel durum ideal.
bu noktayı bile fazla uzatmak yine devleti iş yapamaz hale getirebilir diyerek bitirmek sanırım bu yazı için güzel bir final olacaktır.
zira insanda bulunan saltanat arzusunun geçmişi çok eskilere dayanmakla birlikte modern zamanlarda aşırılık halini aldığı terörle kriminalize olduğu ideolojilerle kültür haline geldiği siyaset anlayışıyla ele geçirilmesi her türlü gayri ahlaki yolla amaç edinildiği bir durumla karşı karşıyayız. şeriat laiklik demokrasi sosyalizm eşitlik liberalizm anarşizm söylemlerinin temel dinamiğinin "devlet" olduğunu söylemek yanlış olmaz.
ideal devlet anlayış ise devletin evvela "rahat" bırakılması gerektiği ikazı ile başlamak durumunda. yani insanların iktidara ve iktidarı elinde bulunduranları iş yapamaz hale getirecek denli hucum altında bırakmaması ideal devlet koşullarının temel koşulu. ihtirasın ve iktidar arzusunun "makul" seviyelerde kalması bizi 20.yy devlete bakışı değiştirecektir.
devletin rahat bırakılması iş yapma potansiyeli iken liberallere özgü bir boşvermişlik yada devleti sıfırlama arzusuda kaosa sebep olacağından eleştiri ve öneri düzeltme itiraz kanallarının hakkaniyetli şekilde açık tutulması yine devlette sıhhat denebilir.
laik devlet demokratik devlet islam devleti özgürlükçü devlet kavramlarının tassihi ise ilk elde 21.yy da ideal devlet koşullarından. zira bunların tek başına ele alınıp savunulması diğerlerini ortadan kaldırmakla birlikte kendileride hem kavramsal hem kültürel olarak bir takım aşırılıkları içermekte.
şeriat devleti demokratik devlet laik devlet liberal devlet gibi kavramların yine şeriatı demokrasiyi laikliği değil devleti merkeze aldığını modern tarihten anlamak mümkün.
reform isteyen daha sosyolojik bir durum devlet itaat kavramlarında ortaya çıkan çarpıklık. devlete kayıtsız şartsız itaat salık veren bir durum yanında devlete düşmanlık aynı bünyede kendini gösterebilmekte. devlete doğru düzgün hakkaniyetli hukuki davrandığı koşullarda destek vermek aksi durumda itiraz etmek ise ideal durum. itirazın ise meşru makul ve yine meşru makul yollarda ifade edilmesi gerek şart.
devlete itirazı devletin kendine bir saldırı olarak görmesi ise biraz bu 20yy. atmosferinden ama değilse reforma ihtiyaç olan bir durum.
ideal devletin en rahat ortaya çıkacağı konjönktür ise herkesin işine baktığı ve bu işin insanların hakkına hukukuna riyaet edecek şekilde olmasıdır. memurun vatandaşla değil memur olduğu iş ile meşgul olması vatandaşında işi gücü bırakıp politize olmadığı bir genel durum ideal.
bu noktayı bile fazla uzatmak yine devleti iş yapamaz hale getirebilir diyerek bitirmek sanırım bu yazı için güzel bir final olacaktır.
Yorumlar
Yorum Gönder