devletin zor kullanma yetkisi
.
devlete halkı tarafından tanınan bu yetkinin tarihi oldukça eski. devlet örgütlenmesinin sağladığı faydalar en eski toplumlardan itibaren kullanılmış. birlikte hareket edebilme, savaş durumlarında hızlı ve etkili olma, emniyet gibi şartları devletle sağlamak kolay hatta gereklilik. halkın tanıdığı zor kullanma yetkisi ise devlet aygıtı zorbalaşmadığı müddetçe yine bir gereklilik. bu yetkinin kanunlaşması ve yasalaşması ise işi biraz daha sağlama alma gayreti.
buraya kadar sıkıntı yok yalnız bu aygıtı kullananların tutumları bir takım sıkıntılara sebep olmuş olmakta..ne kadar iyi yasa ve kanun çıkmış bile olsa insanın bunu aşması, etrafından dolanması "kitabına uydurması", anayasa hukukunda olduğu gibi maksadı aşan kanun yorumlama, yetki aşımı gibi konularsa modern zamanlarda hem daha fazla sorun olmuş hem de hali hazırda olmakta. yani devlete hakim ahlaki anlayış yasa ve kanunların yorumunda olduğu gibi uygulanmasında da kanundan yasadan daha başat rol oynayabilmekte. işte devletin zor kullanma yetkisi bunun en açık görüldüğü alan.
örneğin hakkında yakalama kararı çıkan bir "şahsın" takibi bulunması ve göz altına alınması esnasında polisin hem savcı hem hakim yerine geçerek şahsa muamele etmesi, işlem esnasında aşağılayıcı, incitici zorba bir tutum takınması kanunlar ve yasaların çok ötesinde bir takım önlemler almayı gerektirmekte.
mesela anayasa mahkemesi yetki aşımı, yorumu, esasa girmesi ise yine yasalardan kaynaklanan sorunlarla birlikte, uygulamada gerçekleşen keyfiliği göstermekte.
örneğin Ak parti kapatma davasında ise işin nasıl "kitabına" uydurulduğu görülmekte.
dolayısıyla devlet teşkilatının faydaları bir hayli çok ama uygulamada ortaya çıkan "ahlakında" en az bir o kadar önemi var. devletin zor kullanma yetkisinin anlayışlı, yumuşaktan serte aşama aşama ve gerektiğinde, iyi niyetle uygulanması şart. aksi halde bir vatandaşın eli ayağı sakatlanmıyorsa da kalbi yaralanır ve bu artarsa bireyselden toplumsala bir tepki haline gelebilir. bu hem toplumun sıhhatini hem devletin sıhhatini ve varlığını zor duruma sokabilir.
bunun talimatla hallolması ise bir nebze çözüm olsa da amir memur vatandaş topyekün bu konuya el atmak durumunda.
vatandaşında amirinde memurunda birbirine ahlaklı davraması hepimize birden bağlı. ve yasayla olacak iş değil.vesselam.
taha harun aslan
.
devlete halkı tarafından tanınan bu yetkinin tarihi oldukça eski. devlet örgütlenmesinin sağladığı faydalar en eski toplumlardan itibaren kullanılmış. birlikte hareket edebilme, savaş durumlarında hızlı ve etkili olma, emniyet gibi şartları devletle sağlamak kolay hatta gereklilik. halkın tanıdığı zor kullanma yetkisi ise devlet aygıtı zorbalaşmadığı müddetçe yine bir gereklilik. bu yetkinin kanunlaşması ve yasalaşması ise işi biraz daha sağlama alma gayreti.
buraya kadar sıkıntı yok yalnız bu aygıtı kullananların tutumları bir takım sıkıntılara sebep olmuş olmakta..ne kadar iyi yasa ve kanun çıkmış bile olsa insanın bunu aşması, etrafından dolanması "kitabına uydurması", anayasa hukukunda olduğu gibi maksadı aşan kanun yorumlama, yetki aşımı gibi konularsa modern zamanlarda hem daha fazla sorun olmuş hem de hali hazırda olmakta. yani devlete hakim ahlaki anlayış yasa ve kanunların yorumunda olduğu gibi uygulanmasında da kanundan yasadan daha başat rol oynayabilmekte. işte devletin zor kullanma yetkisi bunun en açık görüldüğü alan.
örneğin hakkında yakalama kararı çıkan bir "şahsın" takibi bulunması ve göz altına alınması esnasında polisin hem savcı hem hakim yerine geçerek şahsa muamele etmesi, işlem esnasında aşağılayıcı, incitici zorba bir tutum takınması kanunlar ve yasaların çok ötesinde bir takım önlemler almayı gerektirmekte.
mesela anayasa mahkemesi yetki aşımı, yorumu, esasa girmesi ise yine yasalardan kaynaklanan sorunlarla birlikte, uygulamada gerçekleşen keyfiliği göstermekte.
örneğin Ak parti kapatma davasında ise işin nasıl "kitabına" uydurulduğu görülmekte.
dolayısıyla devlet teşkilatının faydaları bir hayli çok ama uygulamada ortaya çıkan "ahlakında" en az bir o kadar önemi var. devletin zor kullanma yetkisinin anlayışlı, yumuşaktan serte aşama aşama ve gerektiğinde, iyi niyetle uygulanması şart. aksi halde bir vatandaşın eli ayağı sakatlanmıyorsa da kalbi yaralanır ve bu artarsa bireyselden toplumsala bir tepki haline gelebilir. bu hem toplumun sıhhatini hem devletin sıhhatini ve varlığını zor duruma sokabilir.
bunun talimatla hallolması ise bir nebze çözüm olsa da amir memur vatandaş topyekün bu konuya el atmak durumunda.
vatandaşında amirinde memurunda birbirine ahlaklı davraması hepimize birden bağlı. ve yasayla olacak iş değil.vesselam.
taha harun aslan
.
Yorumlar
Yorum Gönder