"kadın egemen toplum"

.

kadın ve erkeğin toplumda yer alan görev rol ve sorumluluklarında erkeklerin görünür egemenliklerine bakılarak orataya çıkmış "erkek egemen toplum" kavramının yeniden ele alınması bize bundan sonrası için çok fayda sağlayabilir. kadınların ailede toplumda ve devlette görünür hale gelmesi de değil mesele..kocasına itaati şiddetle reddeden bir kadın profilinin sevgili, eş ve anne olmalarına ek olarak yönetici olmaları, devlet görevinde ast üst ilişkilerine girmesi yeni ihtiyaçlar ortaya çıkarmış bulunuyor. anne evlat, eş koca, öğretmen öğrenci, patron işveren, hatta kadın erkek arkadaşlığı gibi durumların yenide ele alınması zorunluluk kanaatimce.

işte bu görünür önlem ve düzenlemelerle hallolamayacak bir "ahlak" sorunu. devlet aile içine karışamaz, kadın erkek arkadaşlıklarına da. hem haddi değil hem bir şey  yapamaz.


benim nacizane önerim riyanın kökünün kazınması yönündedir. hem kadınlarda hem kadınlaşmış erkeklerde hem de erkeklerde riya ortadan kalkdığında durumun netleşeceği ve reçete üretmenin kolaylaşacağını söylemek mümkün.

örnek verecek olursak..kocasına isyan eden bir kadının bunu açık seçik "ben artık seninle yapamıyorum, ayrılalım.senin eşin olmak bana zül deyip ayrılığı teklif etmesi" açık seçik net bir durumdur..bu netliğin ardından taraflar konuşur konuşmaz orası ayrı mevzu..ama durum net.

bir örnek ise kocasını hem "el"de tutmak hemde her gün isyan bayrağını çeken ikircikli bir durum..sinir harbi, psikolojik harp yöntemleri gibi gözle görülmeyen, kocasını hiç sevmediği halde sevdiğini söyleyen bir durum değil "vaka" sözkonusu..vaka diyorum çünkü bu riyakar tavır kocayı "çileden" çıkarabilir

kadın da erkek gibi o ideolojiden bu ideolojiden yada dinden olabilir..ama bunun net olması icap eder.mesela müslüman olmadığını açıkça ifade eden biri müslüman olmadığı halde müslüman olduğunu söyleyenle kurulacak ilişkiden daha zahmetsizdir.

ayrıca ailede kadın erkek ilişkisinde bir amir memur ilişkisi olmak zorunda..hem bir kurum olması hem de güzel işleyişe sahip olması buna bağlı..işin doğasına en uygunu erkeğin amir olması ancak adaletli merhametli ahlaklı olması koşuluyla..kadın liderlik edecekse ve böyle bir "akit" varsa zaman içinde zaten bunun hem mutluğuğa haysiyet ve erkeğin fıtratına kadının fıtratına uymadığı görülecektir.

bunda ısrar edilmesi ise toplumun fıtratını bozma tehlikesi doğurabilir..doğurmadığını söylemekte yine ancak veya zor.


taha harun aslan





.

Yorumlar

Popüler Yayınlar