yönetim sistemleri ve "koalisyon"

.

padişahlık krallık gibi sistemler, modern zaman insanına çok ürkütücü geliyor olabilir ancak aristokrasi ve demokrasi gibi yönetim sistemlerinde de olduğu gibi padişahlık krallık gibi "monarşi" lerinde kendilerine has olumlu yanları mevcut.

örneğin padişahlıkta babadan oğula geçen sistem padişahın keyfiyet alanın geniş olmasına bakılarak eleştirilebilir ancak istikrar gibi ve halkın aşırı politize olmaması gibi olumlu yanları mevcut..padişahın tahtı konusunda herhangi bir tartışmanın demokrasilerde olduğu kadar olmadığı açık. bu durumda herkesin politikadan çok ticaretine, sanatına tarımına, zanaatına medresesine baktığı söylenebilir. padişahın yetkilerinin alabildiğine sınırlandığı demokrasilerde ise nufuz alanı genişlemiş medya, stk ve bazan ordu, bazan cemaatler ve aşırı politize olmuş halk "istikrarsızlığa, iktidarsızlığa" yol açabilmekte. bu durum ülkeyi yönetmekte katılımcılığı sağlaması bakımından olumlu ama milletin işini yapmayı bırakıp siyesetçiliğe soyunması vicudun "başını" ağrıtabilir ve iş yapamaz hale getirebilir.

işte bu sistem problemini avrupa amerika ve dünyanın çeşitli ülkeleri "başkanlık sistemi" ile çözmüş. başkanlık sistemine demokratik padişahlık da demek mümkün. adayların ve seçilenlerin belli olduğu ve seçimden önce seçimden sonrasının genel hatlarıyla belli olduğu. padişahın halka hesap verdiği ve seçilmiş meclisin başkanı denetlediği bu sistem hem "monarşilerin" hem "demokrasinin" olumsuz yanlarının törpülenmesi anlamına da gelmekte.

başkan seçildikten sonra ise başkanla değil politikaları konusunda yapılacak eleştiriler yine yapilabiliyor aynı zamanda. ama kimse kulislerde dedikodularda, ayak oyunları ile taktik ve stratejilere "iktidar oyunu" oynamıyor. bu ağır sorumluluğun "tek elde" toplanması ise ne şu an türkiye gibi ülkelerin ölçeğinde mümkün ne de yunanistan. başkan yardımcıları bakanlar vs..

işte türkiye, avrupa ve amerikanın deneye deneye geliştirdiği başkanlık sistemini kullanışlı bulup alabilir. almalıdır da.

hele türkiye gibi dünyanın tam ortasında ve dünyanın her kıtasında olan bitenle doğrudan yüz yüze gelen bir ülkenin, işi gücü bırakıp padişahın başkanın zatıyla uğraşması kötü niyet değilse akılsızlıktır. bunu siyaset sanmaksa en hafif tabirle cahillik.



taha harun aslan




.

Yorumlar

Popüler Yayınlar